Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, Erdoğan’ın adaylığına itirazın Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşınma durumuna ilişkin, “Bu tartışmalar YSK kararıyla birlikte hukuken sona ermiştir. AYM’ye öyle bir başvuruda bulunulursa bundan da hukuki bir netice çıkması mümkün değildir. Çünkü AYM, YSK’nin kararları üzerine bireysel başvuruları kabul etmemektedir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, 14 Mayıs seçimlerinde kullanılacak oy pusulasında cumhurbaşkanı adaylarının yerini belirlemek amacıyla Yüksek Seçim Kurulu’nda (YSK) düzenlenen kura törenine Erdoğan’ı temsilen katıldı.

Burada İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Aydın, “Öncelikle hayırlı olsun diyorum. Bu rakamların sembolik değerleri de var, bir olmasından dolayı mutluyuz. Bir olması için içimizden dua da ettik” dedi.

Aydın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığına itirazlara ilişkin, “Şimdi bu konuda YSK’ye yapılan itirazlar perşembe günü itibarıyla sonuçlandı ve YSK kesin bir şekilde yapılan itirazları reddetti. Dolayısıyla yasal ve anayasal olarak cumhurbaşkanımızın adaylığı önünde YSK’nin itiraz üzerinde verdiği kararla birlikte herhangi bir engel kalmamış, süreç tamamlanmıştır” ifadelerini kullandı.

“AYM, YSK’nin kararları üzerine bireysel başvuruları kabul etmemekte”

YSK’nin Erdoğan’ın adaylığını kabul etmesi üzerine aldığı karar sonrası AYM’ye bireysel başvuru yoluna gidileceği yönünde ihtimalleri değerlendiren Aydın, şunları ifade etti:

“Ancak bu yolun hukuken başvurulabilir yol olduğu kanaatinde değiliz çünkü AYM’nin daha önce benzer konularda verdiği bir karar var. Anayasaya göre YSK kararları kesindir ve YSK kararları aleyhine herhangi bir yargı merciine başvurulamaz. Bu, AYM’nin daha önceki benzer durumdaki kararları göz önüne alındığında AYM’ye öyle bir başvuruda bulunulursa bundan da hukuki bir netice çıkması mümkün değildir. Çünkü AYM, YSK’nin kararları üzerine bireysel başvuruları kabul etmemektedir. Esasında bu tartışmalar YSK kararıyla birlikte hukuken sona ermiştir. Bundan sonra bu çerçevede yapılacak tartışmaların hukuken bir karşılığı yok. Sadece siyaseten bir karşılığı siyasi tartışma mahiyetindedir. Bundan sonra yapılacak tartışalar hukuki mahiyette değildir.”